Duymadim.com

Bunudamı duymadın? Araç Bilgisayar Bilim Donanım Fragmanlar Genel Komedi Magazin Müzik Mobil Oyunlar Son Dakika Spor Teknoloji Uzay Video Yazılım İnternet Yeni teknolojiler Yeni telefonlar yeni haberler Nealaka nealaka ürünler acayip teknoloji teknoloji mobil hayat mobil dünya cep telefonu ilginç ürünler teknoloji harikası ürünler video fragman spor oyun oyunlar yeni oyunlar oyun haberleri

Browsing in Bilgisayar
11-01

Beyaz Boşluk (White Space) Nedir?

Basitçe anlatmam gerekirse beyaz boşluk bir tasarımın farklı elementleri arasındaki boşluktur - metinler, resimler, paragraflar, başlıklar, altlıklar, bağlantılar vb. Bu boşluk bir sayfa üzerindeki farklı elementler arasındaki boşluktur, harfler arasındaki boşluk, bir paragrafın satırları arasındaki boşluktur.

Beyaz boşluk bir web sitesinin kolayca taranabilmesini sağlar. Ziyaretçinin sitenizi ziyaret ettiğinde gördüğü metin miktarını azaltır ve bu vesileyle okumayı daha da kolaylaştırır. Sayfanıza kutular ve çizgiler gibi yeni elementler eklemenize gerek kalmadan tasarım elementlerinin görsel olarak ayrımını kolaylaştırır. Bu boşluklar doğru kullanıldığında sayfanızın temiz ve profesyonel görünmesini sağladığı gibi, sitenizin karmaşık görünmemesini, taze görünümünü korumasını sağlar.

Beyaz boşluk ne yazık ki güçlü bir web tasarımında en az dikkate alınan elementlerden birisidir. Beyaz boşlukların parlak ve ışıldayan bir tasarımının olmamasının, onun web sitesi için önemli olmadığı anlamına gelmez.

Bu konudaki araştırmamıza başlamadan önce gelin tasarımlarında beyaz boşlukları verimli bir şekilde kullanan bazı web sitelerine bir göz atalım.

11-02

Made By Sofa web sitesi, sitenin üst kısmında büyük boyutlu bir imaj ve imajın alt kısmında ana içerik ve navigasyon öğeleri kullanılarak güçlü bir tasarım oluşturmuş. Sofa başlıklar, paragraflar ve slogan elementlerini birbirinden ayırmak için beyaz boşlukları kullanmış. Aşağıdaki yakınlaştırılmış resme bir bakın:

11-03

Not: Gölgelenmiş alanlar beyaz boşlukları temsil etmektedir

Beyaz boşlukların bu şekilde kullanımı sayesinde site daha organize ve bölümlenmiş bir yapıya kavuşurken, site ziyaretçilerinin de içeriği okuyabilmesi ve site içeriğini hızlı ve verimli bir şekilde taraması (tabir-i caizse şöyle bir göz atması) kolaylaştırılmış.

11-04

Information Architects web sitesi de beyaz alanları kullanarak logo, metin, paragraflar ve başlıklar gibi bazı site elementlerini birbirlerinden ayırmış ve site tasarımının temiz ve sade olmasının önünü açmış. Aşağıdaki imaj, ilgili sitenin tasarımının yakından bir görünümü.

11-05

Not: Gölgelenmiş alanlar beyaz boşlukları temsil etmektedir

Beyaz Boşlukları Nasıl Verimli Bir Şekilde Kullanabilirsiniz?

Beyaz alanları verimli bir şekilde kullanabilmek bazen zorlu bir iş olabilir. Yazının devamında size bu alanda yardımcı olabilecek bazı ipuçlarını listelemeye çalıştım:

  • 1. Satır Aralığı (Line Spacing)
    Bir paragraf içerisindeki satırların aralığı, konu sitenin okunabilirliği ve taranabilirliğine geldiğinde en büyük farkı oluşturan en önemli unsurlardan birisidir. Eğer satırlar birbirlerine çok yaklaştırılırsa, o sayfanın içeriğini taramak neredeyse imkansız hale gelir. Eğer satırlar birbirinden çok uzaklaştırılırsa, o zaman ziyaretçileriniz satırların birbirlerinden bağımsız olduğu hissine kapılacaklar ve konuyu bütünleştiremeyeceklerdir.
11-06

Siz de satır aralıklarınızın yukarıda iki örneğin arasında bir yerlerde (ne çok az ne de çok fazla) olmasını isteyeceksinizdir. CSS’de satır aralıkları hakkında teknik bir makale arıyorsanız, o zaman CSS line-height değeri makalesi size yardımcı olacaktır.

  • 2. Marjlar (Margin)
    Marj, bir tasarımdaki elementleri çevreleyen boşluklara verilen addır. CSS Marjları bu boşluğu kendi avantajınıza kullanabilmeniz için mükemmel bir yoldur. Marjlarla çalışırken hatırlamanız gereken birkaç unsur bulunmaktadır.
  1. Tutarlılık
    Anahattınız üzerindeki marjlarınızın geneli birbirleri ile tutarlı olsun. Boşuklarınızda ne kadar tutarlı olabilirsiniz, siteniz o kadar profesyonel ve organize görünecektir. Marjları düşünürken hem dikey hem de yatay marjları göz önünde bulundurun, zira bunların her ikisinin de tasarımın geneline önemli etkileri bulunmaktadır.
  2. Çok fazla olmasın
    Marjlarınızı çok yüksek tutmayın. Birbirlerinden olması gerektiğinden fazla ayrılmış site elementleri, yukarıdaki satır aralığı örneğimizde de görebileceğiniz üzere içeriğin birbirleri ile olan ilişkisini kaybetmesine yol açabilir. Ayrıca bir sayfaya sadece sınırlı sayıda pikselin sığabileceğini de unutmayın, bu sebeple ekranın büyük kısmını boşluklarla da doldurmayın (tabi eğer sitenizin içeriği bu tip marjların kullanılmasını gerektirmiyorsa).
  3. Çok az da olmasın
    Unutmayın, burada beyaz alanları öğrenmeye çalışıyoruz, bu sebeple tasarımlarınızda en azından biraz beyaz boşluğun olmasına özen gösterin. Bir metnin resme, yan çubuğua, başlığa, navigasyon çubuğuna ya da sitenin diğer herhangi bir elementine çok yakın olması durumunda tasarımınız biraz sıkışık görünecektir ki bu da ziyaretçilerinizi rahatsız eder. Ziyaretçilerinizin biraz nefes alabilmesi için bu boşluklara özen gösterin.

3. Minimalist Tasarım Beyaz Boşluğa Eşit Değildir

Modern tasarım dünyasının problemlerinden biri de pek çok insanın beyaz boşlukları minimalist tasarımlarla bütünleştiriyor oluşu. Bu kesinlikle yanlıştır. Bir sitede çok miktarda metin bulunuyor olabilir ancak bu o sitenin kolayca okunabilir ve taranabilir bir web sitesi ol(a)mayacağı anlamına gelmez. Beyaz boşlukların doğru kullanımı ile bu pek tabi mümkündür.

Örnek olarak Smashing Magazine‘yi ele alalım. Bu sitenin tabir-i caizse kulaklarından içerik fışkırıyor, bununla birlikte site yöneticileri sitenin taranılabilirliğini ve okunabilirliğini en yüksek seviyede tutmayı başarabilmişler. Site yönetimi bunu renklerin ve metin boyutlarının doğru seçimi ile beyaz boşlukların doğru kullanımı ile başarmışlar.

11-07

Yine aşağıda site tasarımına yakından bir bakış atalım:

11-08

Site tasarımında metinlerle resimlerin, navigasyon elementleri ile içerik ve yan barın arasındaki görsel ayrımı fark edebildiniz mi? İşte bu tümüyle beyaz boşlukların doğru kullanımı ile sağlanmış durumda.

4. Başlıklar (Headings)
Bşlıklar site içeriğinizi yönetilebilir parçalara ayırabilmek için mükemmel bir yoldur. Bu makaleyi okurken 4 farklı başlığın kullanıldığını görmüşsünüzdür: H1, H2, H3, H4. Bu başlıklar büyük, koyu, altı çizili “bölüm başlıkları”ndan oluşuyor ve siz bu makale süresince bunu görebiliyorsunuz.

Burada yapmanız gereken başlıkların alt ve üst kısımlarındaki boşluğa ve bu boşlukların makalenin taranabilirliğini nasıl etkilediklerine dikkat etmektir. Örneğin, sitenin H2 etiketlerinde (ikinci en büyük başlık) metin ile alt çizgi arasında 5 piksel boşluk bulunuyor. Ayrıca yine aynı etiketin üst ve alt kısmında 15′er piksellik marj yer alıyor. Bu beyaz boşluklar makalenin bölümlerini sizin görsel olarak ayırabilmenizi ve içeriği tararken onları kolayca seçebilmenizi sağlıyor.

Bu boşlukları oluşturarak içeriğin taranması büyük ölçüde kolaylaştırılırken, ziyaretçinin hangi imi ya da hangi başlığı okumak istediğine karar vermesi kolaylaşıyor. Eğer başlıklar doğru kullanılmamış olsaydı, okur tüm makaleyi okumak zorunda bırakılırdı ki bu da bu tip uzun makaleler için okuyucu açısından tam bir işkencedir.

Eğer siz de benim H2 etiketini nasıl stillendirdiğimi merak ediyorsanız, o zaman aşağıdaki kodu style.css dosyanıza kopyalamanız yeterli.

h2 { font-size: 28px; padding-bottom: 5px; border-bottom: 3px solid #2a2a2a; letter-spacing: -1px; color: #2A2A2A; margin-top: 15px; margin-bottom: 15px; }

5. İmajlar

İmajlarla metnin arasında kullanacağınız boşluk, bir tasarımın güzel ya da çirkin olup olmayacağını belirleyebilecek kadar önemlidir. Eğer kelimeler imaja çok yakın olursa, o zaman içerik çok karmaşık görünecek ve okunması da bir o kadar zorlaşacaktır. Eğer kelimeler imajdan çok uzak olurlarsa, o zaman birbirleri ile olan bağlantısı kopacaktır.

Web Design Tuts websitesinde imajlarımı organize etmek ve onların görsel olarak mümkün olduğu kadar çekici olabilmesini sağlayabilmek için bazı özel imaj sınıfları kullanırım. Ne zaman bunun gibi bir makale yazsam, bir imaj için aşağıdaki kodu kullanırım.

<img class="imagelist" src=# />

Bu imajı da CSS ile stillemek için aşağıdaki yöntemi kullanırım:

.imagelist { border: 5px solid #cacaca; margin-top: 15px; margin-bottom: 15px; }

Kullandığım imajlar ile başlıkların üst ve alt kısımlarında 15′er piksellik boşluklar bırakarak tutarlılığı nasıl koruduğumu fark edebildiniz mi?

Modern Web Tasarımında Beyaz Alanlar
Eğer makaleyi buraya kadar okuduysanız, o zaman beyaz boşluğun neden önemli olduğunu artık anlamışsınızdır: Siteyi temiz göstermek, okuyucular için okunmasını kolaylaştırmak ve sitenin daha profesyonel görünmesini sağlamak bunlardan sadece birkaçı. Yine makale süresince beyaz alanların birbirleri ile tutarlı marj, metin ayrımı ve imajlarla başlıkların görsel ayrımı için kullanıldığından da bahsetmiştim. Ancak halen beyaz alanların “iyi” kullanımının ne olduğunu merak ediyor olabilirsiniz.

Aşağıda listelediğim web siteleri, beyaz alanların doğru kullanılarak ziyaretçileri ile iletişimi güçlendiren web sitelerine iyi birer örnektir.

11-09

Kullanılan beyaz alanın nasıl site içeriği ile yan çubuğu birbirinden ayırdığına dikkat edin. Site ziyaretçilerinin siteyi taramasını kolaylaştıran ve ihtiyaçları olan içeriği kolayca bulabilmelerini sağlayan yegane unsur işte budur.

11-10

Jason’un web sitesi çizgilerin ve beyaz boşlukların zekice kullanılmış kombinasyonu ile içeriğini temiz ve verimli bir şekilde ziyaretçilerine aktarabiliyor.

11-11

Avustralyalı Tasarımcı Rob Morris’ın web sitesi Digital Mash, navigasyon, ana resim ve sayfanın alt kısmında bulunan dört adet içerik alanını içeren çok sade bir tasarımı kullanıyor. Marjların nasıl birbirleri ile uyumlu ve içeriğin nasıl kolayca okunabilir olduğuna ve metinler arasındaki boşluklar ile başlıkların ve simgelerin nasıl güzel kullanılmış olduğuna bir bakın.

11-12

Metin tabanlı bir web sitesi olan Odd Web Things, beyaz boşlukları kendi logolarını yan çubuktan, yan çubuğu kendi portfolyalarından ve portfolyalarından da kendi bloglarını ayırmak için kullanmış.

11-13

Vitor’un sitesi tümüyle beyaz bir arkaplan üzerinde oraya buraya yerleştirilmiş tipografi kullanmış. Koyu navigasyon, güçlü bağlantılar ve kullandığı sade renk şeması bu websitesini işler kılmış.

Beyaz Alanlar’a Dair @Twitter Görüşü

Bu makaleyi yazarken beni Twitter üzerinden takip eden bazı kişilerin görüşlerini aldım. Onlara şu soruyu sordum: “Bir web tasarımında beyaz alanlar sizce neden önemlidir?” İşte onların cevapları:

@Brendan: - Beyaz alanlar! Bence beyaz alanların doğru kullanılması, odağın içeriğin kendisine çekilebilmesi ve profesyonel görünüm için önemlidir.

@Brandon: - Önemlidir çünkü bilgi ve tasarım elementleri, büyük bir karmaşa yaratmaktansa birbirleri ile ilişkilendirilebilir.

@sthursby: - Bir ziyaretçiyi web sitenize bağlayabilmek için sadece birkaç saniyeniz varken, o süreyi ziyaretçinin aradığı içeriğe kolayca ulaşabilmesi için doğru kullanmak gerek.

@Hyermish - Beyaz alanlar, sadeliğin bir illüsyonu olmakla birlikte bazen karmaşıklığı da giderebilir.

@Drew_Douglass - Benim beyaz alanları kullanmaktaki ana sebebim, odağı sayfanın bir elementine çekmek ve bakışları o içeriğe yönlendirmektir.

CSS ve Kullanılabilirlik Üzerine Yazdığım Diğer Yazılar

ephesus-small2

TiltShift denilen fotoğraf düzenleme şekli ile özellikle manzara fotoğrafları birer minyatür esermiş gibi durabiliyor. Bu alanda çok güzel çalışmalar mevcut. tiltshiftmaker sayesinde resimlerinizi minyatürmüş gibi gösterebilirsiniz. Yukarıdaki efes antik tiyatrosu ve safranbolu evleri en güzel örneklerinden. Ayrıca sitenin bir flickr grubu ve kendi fotoğraf galerisi var..

safran
Safranbolu

Sanal alemdeki yeniliklerin ardı arkası kesilmiyor.. Burak Ayanoğlu tarafından online satış alanında ilginç bir sistem geliştirilmiş. Masa başından para kazanma fırsatı olarak nitelenen bu sistemde tek yapmanız gereken Websitenizde Tgar ürünlerinin tanıtımını yapmak. (Tabi sadece websitesi sahipleri kabul ediliyor.) Sizin siteniz aracılığıyla yapılan satışlardan %2 komisyon alıyorsunuz.

online-shopping

Ancak sitesinde belirtildiği üzere bu ortaklığa nitelikli Türkçe içeriğe sahip yüksek ziyaretçi sayısını yakalamış web sitesi sahipleri katılabilir. Yani iş ciddi. Reklam veren siteler misali en basit blogda bile tanıtım yapılacak cinsten değil. Bu açıdan bakılınca sistemin hiç bir riski yok. Hiç bir mali külfete girmeden bir nevi oturduğunuz yerden para kazanıyorsunuz. Sitenize alacağınız bir reklam yerine Tgar ile anlaşmak dah mantıklı geliyor. Reklamlarla bir gün boyuna kazanacağınız parayı sitenize giren bir kişinin yapacağı alışveriş ile kazanabilme ihtimali var. Reklamlara iyi bir alternatif olacak gibi görünüyor ama malum reytingi yüksek, aranan nitelikte bir sitenin sahibi olmak her babayiğidin harcı değil..
Burak Ayanoğlu Hakkında Basında Yer AlmışHaberler..
Tgar’ın sitesi
Ortaklık İçin Şartlar vs Buradan.
Herkese iyi ortaklıklar…

Tasarım sektörü tıpkı moda gibidir, sürekli kendini yeniler ve geçmiş dönemlerde çok itibar görmüş tasarımlar, sistemler zamana ayak uyduramazlarsa silinir, giderler. Google bile faviconunu sürekli

creativemind

yeniliyorsa bizim kendimizi sürekli güncel tutmamız gerektiği kaçınılmaz. İlham alabileceğimiz binlerce dizayn sitesinden 5 tanesini sizlere sunuyorum! Bu siteler bizlere en göz önündeki tasarımcıların güncel çalışmalarını sunarak kafamızdaki duvarları yıkmamızda, kendimizi güncellememizde yardımcı olacaktır.

1- FaveUp :
İlk sıramızı olan bu site logo, kartvizit, flash ve CSS web siteleri olarak kategorilere ayrılıyor. Ekip tüm çalışmaları tamamen kendi seçtiği için burada herhangi bir “junk” çalışmaya rastlamamız söz konusu değil.

faveup2
Fave Up

2- Web Creme :
İlgi alanınız web tasarımı ise bu siteyi çok seveceksiniz. Burada hazır şablonlar değil de profesyoneller tarafından tasarlanmış gerçek siteler sunuluyor. Takip edilesi bir kaynal olduğunu şüphe yok.

webcreme2
Web Creme

3- Logo Pond :
Logo ile ilgileniyorsanız farklı bir adrese gitmenize çok da gerek yok açıkçası. Güncel olarak kalite logolar burada yayınlanmakla birlikte, burada görmüş olduğunuz logoların yaratıcılarıyla irtibata geçebilir; iş teklifinde bulunabilirsiniz.

logopond1
Logo Pond


4- Design FLAVR :

Photoshop, Illustrator gibi tasarım araçları için ise bu site oldukça başarılı. CSS ve Flash kategorileri olsa da asıl alanı; dijital sanatlar, reklamcılık, manipulasyon vs.
%100 profesyonellerden oluşan bir site değil, DeviantART dan yüzlerce başarılı amatör tasarımı da barındırıyor.

designflavr1
Design FLAVR

5- I Love Typography :
Çok açık! Tipografiyi seviyorum diyorsanız da son durak olarak buraya uğrayın. Blogda “nasıl font yapılır?“, “2008 in en iyi fontları” yazılarını özellikle incelemenizi öneririm.

ilt1
Typography


+1 : Türkiye’de Hiç mi Yok ?
-
Tabii ki var. Takip ettiğim önemli isimlerden biri ise hepimizin akıllarında yer eden “beyazlara kirlenme özgürlüğü‘ kampanyasının yaratıcısı, LoweWorldWide‘ın sanat yönetmeni ve Coproline ın marka danışmanı Burçin Kılıçak‘ın burcinkilicak.com

wordpress-tv
WordPress TV

Ve işte, huzurlarınızda “Wordpress TV“.Dünyanın en çok kullanılan blog betiği Wordpress‘in yaratıcı şirketi Automattic‘ten, kullanıcıları kodların ve yazıların arasında boğuşmaktan alıkoymak için güzel bir adım: Wordpress TV. Amaç, kullanıcıyı yüzlerce sayfalık kodlardan, yazılı içeriklerden kurtarmak ve TV izlerken hissettiği rahatlığı sağlamak. Üstelik pekçok videoda yüksek görüntü kalitesi (HD) desteği mevcut.

Wordpress TV, görsel dersler ve diğer Wordpress ile ilgili konularda görsel bilgi edinebileceğiniz, Wordpress’in yaratıcısı (ve halen geliştiren) Automattic şirketi tarafından oluşturulmuş, resmi bir “Wordpress Görsel Destek” sitesi.

Site içerisinde WordPress blog kurulumu, wordpress.com hesap ve site işlemleri, wordpress dersleri, WordCamp ve Wordpress ropörtajları mevcut.

Belki de tek kötü yanı içeriği yalnızca belirli bir yönetim grubunun düzenleme ve ekleme yetkisine sahip olması. Normal kullanıcılar yalnızca videolara yorum yapabilme imkanına sahip, herhangi bir video ekleme imkanınız yok.

cambelttensionercompress
Mengene

Günümüzde bilgisayar kullanıpta dosyaları klasörleri bilmeyen pek yoktur. Hal böyle olunca insanlar ister istemez çeşitli kısıtlılıklar nedeniyle boyutu kabul edilemez sınırlara ulaşan dosyalarını ufaltabilmeyi isterler ve sonuç olarak oldukça çok kullanılan sıkıştırma sistemleriyle tanışıklıkları başlamış olur.Ancak dosyanın türüne göre ya da başka nedenlerle elde edilen sıkıştırma oranları çoğu zaman yeterli görülmemektedir. Öyle bir zaman geliyor ki bir mp3‘ü sıkıştırdığınızda (bazen) 3-5kb arasında disk alanından tasarrufunuz oluyor. Ama bazen gb’larca txt formatlı dökümanları bir kaç mb’a kadar indirmek mümkün oluyor.

Gel gelelim süper sıkıştırma olgusuna.. Bu yöntem de aslında yukarıda sayılandan başka mucizevi bir yöntem kullanmıyor. Yine benzer algoritmalar çevresinde bir kaç ekleme ya da çıkartma yapılarak işler görülüyor ama bu programları oluşturan kişilerin bir tek ortak parametresi bulunuyor. O da “zaman”.

Kimi firma diyor ki “bizim programımız dosyaları hem sıkıştırsın hem de bunu oldukça süratli gerçekleştirsin”. Bu durumda dosyalardan elde edilecek yer tasarrufu düşük oluyor ama görece kısa sürede işini bitiriyor.

Kimi firmalar da diyor ki “bizim programımız dosyaları deli bağlar gibi sıkıştırsın ama kullanan kişiyi de bilgisayarının başında yaşlandırsın”. İşte bu durumda zamandan ödün verilerek oldukça yüksek yer tasarruf oranları yakalanıyor.

Bizzat yapmış olduğum bir denemede yaklaşık 400mb boyutu olan microsoft office kurulum dosyalarını 4mb’a kadar düşürmeyi başardım! Pentium 4 3.0 HT bir işlemci ve 1024mb kingston dual channel ram ile 2 koca ay’ı feda ettim. Açmak için yine aynı makine ile 15 gün vermek gerekecektir.

Şu adresteki program oldukça kullanışlı bir süper sıkıştırma programıdır. Programın kararlı sürümü ve yeni bir beta sürümü buunmaktadır ve açık kaynaklı bir yazılım olduğunu belirtmek gerekir. Bilgisayarınıza kurduktan sonra istediğiniz dosyalara sağ tıklayıp bu programa kolayca yollayabiliyorsunuz. Yine oldukça büyük bir sıkıştırma ayarı seçeneği bulunuyor. Şimdi dilerseniz işleyişe ilişkin ayrıntılara geçelim.

Öncelikle yazılım sizden oldukça yüksek bir ram miktarı talep edecektir. Eğer yok ise, yüksek oranlı sıkıştırma ayarlarında program çalışmayı reddedecektir. Eğer sisteminiz düşük kapasiteli ise, cevap veremeyecek kadar kasılacağını belirtmek gerek. Ayrıca winZip ve winRar‘dan alışık olduğumuz gibi sıkışan dosyayı açtığımızda içeriğindeki dosyalara uzantılarına ve sıkışma öncesi-sonrası boyutlarına bakabilme olanağımız bulunuyor. İstersek tamamı yerine istediğimiz dosyaları da ayıklayıp açma imkanımız bulunuyor.

Son olarak internette yaygın olarak rastlanılabilecek bir hadiseye değinip bitirmek istiyorum. Çok tanınmış bilindik bazı bilgisayar oyunlarının, kimliği belirsiz kişilerce gayri resmi bir şekilde kurulum dosyaları yayınlanıyor. Üstelik sıkıştırılmış deniyor ve hakikaten 10-15 MB (gb değil!) civarındaki kurulum dosyasını indirip açtığınızda çıkan dosyalar yaklaşık 4-5 gb yer işgal ediyor. Ama açılan dosyaların içeriği tamamen whitespace ile doldurulmuş. Takdir edilir ki oyunu kurmanız da imkan dahilinde değil. Böylece süper sıkıştırmanın çakması da karşınıza çıkabilecektir ancak aldanmayınız. Gerçek anlamıyla süper sıkıştırma anlattığım şekilde sağlanabilmektedir ve gerek açarken gerek sıkıştırırken büyük zamansal maliyetlere katlanmak zorunluluğu vardır (henüz) …

10-011

İnsanların site trafiği, istatistikleri ve diğer sitelerin trafiklerine bakmaya bağımlı olduklarını kendimden biliyorum. Eğer buna karşı talep varsa, sizi bu konuda tatmin edecek siteler de mutlaka olacaktır. İşte ben de bu makalemde bu siteleri ve araçları listelemeye çalıştım, çünkü en azından benim için bu alan çok net değildi. Google Pagerank, Alexa, Compete ve Technorati puanlamalarının ne anlama geldiğini bilmiyordum. Bu istatistiklerin daima tutarlı olmadığını söylemek zorundayım, ancak bu siteler bir sayfanın popülerliği ve ortalama ne kadar ziyaretçi çektiğine dair genel bir bilgi sahibi olmanızı sağlar. Eğer bu istatistiklerini kendi site istatistiklerinizle karşılar ve harmanlarsanız, o zaman daha tutarlı sonuçlar elde edeceksinizdir.

Bunların yanısıra ben bazı Firefox eklentilerini de kullanıyorum. Bu eklentiler kullandığım servislerin adreslerini yazmam ve ardından istediğim içeriğe ulaşmak için sayfalar arasında gezinmem gerekmiyor. Ve sadece bir düşünce - pazarlamada rakipleriniz hakkındaki diğer bilgilerin ne kadar kullanışlı olabileceğini bir düşünün. Tamam gelin şimdi makalemizin aslına gelelim.

İlk olarak sık kullandığım Firefox eklentilerini listelemeye başlayıp ardından da popüler trafik izleme sitelerini listeleyeceğim. Eğer SEO ile ilgileniyorsanız, o zaman SEO Uzmanları İçin Popüler Firefox Eklentileri isimli yazımı okumanızı öneririm.

1. SearchStatus
Alexa, Compete ve Google PageRank puanlarını izleyen bu kullanışlı eklenti olmadan yaşayamazdım. Eğer Alexa ve Compete‘i bilmiyorsanız, bu sitelerin dünyanın en popüler ve güvenilir site izleme araçları olduğunu unutmayın. Bunun yanısıra aramızda Google’ın puanlama sistemini duymayan kaldı mı? Eğer siz hala duymadıysanız Google resmi blogunu takip etmenizi öneririm.

Ve evet, Alexa ve Compete servislerinin kendilerine özgü izleme ve oylama sistemleri mevcut. Bu sefer benim de daha önce yaptığım gibi her iki servisten de aynı oranda puanlar görmeyi hedefliyorsanız, bunun böyle olmadığı konusunda sizi daha baştan uyarayım istedim.

10-021

2. Compete Araç çubuğu + Compete Sitesi

Bu site Alexa’ya oldukça benzemekle birlikte, Alexa’ya alternatif hatta daha iyi site karşılaştırma puanlamaları veriyor ve sizin de bu sayede konu ile ilgili daha objektif bir bilginiz oluyor. Ben Alexa’yı daima Compete ile birlikte kullanarak daha objektif sonuçlara ulaşabiliyorum.

10-03-011

Site ayrıca bir araççubuğunu da sunuyor. Yukarıdaki SearchStatus araççubuğu ile birlikte bu araççubuğunu da sık sık kullanıyorum. Compete.com’un resmi araççubuğu olan bu araç ayrıca siteyi ziyaret eden ortalama kişi sayısını da kontrol ediyor. Bu bilgi belki de çok tutarlı olmayabilir ancak diğer siteler hakkında ziyaretçi bilgisi almak istediğinizde de kullanışlı olabilir. Araççubuğunun başka özellikleri de bulunuyor ancak onu ben kendi işlerim için kullanmıyorum. Belki de siz kendi araştırmanızı yapıp sunulan bu diğer araçları kendi siteniz için daha kullanışlı bulabilirsiniz.

\

3. Google Analytics

10-041

Evet, bu site şu an piyasadaki en iyi istatistik sitesi olduğu kadar, aynı zamanda en popüleridir. Google Analytics, siteniz hakkındaki bilgiyi o kadar detaylı bir şekilde izler ki, tüm bu verileri analiz etmek ve diğer verilerle karşılaştırmak için saatlerinizi harcayabilirsiniz. Şimdiye kadar artık herkesin Analytics servisini kullandığını sanıyorum ancak eğer siz halen Google Analytics’e yabancıysanız, o zaman sitelerindeki tanıtım videosu tüm sorularınızı cevaplayacak nitelikte.

4. Alexa

10-05

Daha önce bu siteden bahsetmiştim, ancak şimdi daha detaylı değinmenin vakti geldi. Alexa, popülerlik puanı, erişim, hız ve site içi bağlantılar tabanında geniş kapsamlı istatistikler sunmaktadır. Sunulan bilgiler de oldukça tutarlı, zira herkes Alexa Araççubuğu’nun da yardımı ile sitenin algoritmasına yardımcı olur. Alexa araççubuğunu yüklediğinizde, çok kullanışlı bir araca sahip olmakla kalmayıp, siz siteleri ziyaret ettikçe Alexa’nın işleyişine yardımcı oluyorsunuz. Ben bu sistemi gerçekten seviyorum, siz de bir deneyin, belki siz de kullanışlı bulursunuz.

5. Quarkbase

10-06

Bu siteyi daha önce ResourcePile’dan Nick‘den duydum, ve o zamandan beri bu siteyi kullanıyorum.

Quarkbase web siteniz hakkında derinlemesine bilgi sahibi olabileceğiniz ücretsiz bir site. Site 30′un üzerinde kaynaktan aldığı veriyi ve pek çok algoritmayı bir arada harmanlayarak siteniz hakkında derinlemesine bilgiler veriyor. Quarkbase, sitenizi sosyal popülaritesi, trafiği, site ile ilişkili insanlarına göre pek çok kategoride işliyor ve evet, site gerçekten digg, delicious, reddit bağlantıları, technorati puanlarından RSS okuyucularına, trafik istatistiklerine kadar pek çok bilgiyi veriyor. Sitenizi ziyaret edin ve sitenizin adresini girerek çok sayıda bilgiye saniyeler içerisinde ulaşın.

6. QuantCast

QuantCast, bir istatistik toplama web sitesi olup, yayımcıların kendi takipçilerini ve onların sitenizi ziyaret ettikten sonra hangi siteleri ziyaret ettikleri gibi önemli bilgileri sizlerle paylaşıyor. Bunun yanısıra eğer web siteniz hakkında daha tutarlı bilgi sahibi olmak istiyorsanız, o zaman web sitenize sade bir kod parçacığı ekleyerek Quantcast’ın siteniz hakkında daha detaylı ve tutarlı bilgiler vermesini sağlayabilirsiniz.

10-07

7. StatsAholic

10-08

Eğer sade ve hızlı bir istatistik çözümünü arıyorsanız, o zaman Statsaholic web sitesini ziyaret etmenizi öneriri. Site bünyesinde veriler ve grafikler sunulurken bu veriler Compete ve Quantcast’tan alınıyor. 3 adede kadar alan adı girip verilerini karşılaştırmanız da mümkün.

8. PopUri.us

Bir diğer sade ve mükemmel sitelerden birisi de PopUri.us. Sitenizin adresini girin ve Google PageRank, Alexa, Compete, Quantcast Puanı, Technorati Bağlantıları, Yahoo! Geribağlantıları ve daha fazlasına ulaşabilirsiniz.

10-09

9. Website Grader

“Website Grader ücretsiz bir SEO aracı olup bir web sitesinin pazarlama verimliliğini ölçmenize yardımcı olur. Site web site trafiği, SEO, sosyal popülerlik ve diğer teknik faktörleri harmanlayarak bir puan oluşturuyor. Son olarak ayrıca sitenizin pazarlama açısından nasıl daha da geliştirilebileceği öneriliyor.”

Sitenin verdiği her bir bilgi parçacığı gerçekten çok kullanışlı… Site size SEO ile ilgili öneriler, alan adı yaşı, alan adı süresinin ne zaman dolacağı, Google’ın taradığı sayfaların listesi, trafik puanı, Google’ın sitenizi en son ne zaman taradığı gibi bilgilerin yanısıra, sitenizin istatistiklerini diğer sitelerin istatistikleri ile karşılaştırmanız da mümkün. Çok kullanışlı, herkesin bilmesi gereken bir site.

10-10

10. BuySellAds

Belki de bazılarınız buna güleceklerdir, ancak ben bu siteyi de ekledim, zira bu site genel olarak istatistiksel bilgilerin depolanmasına yönelik bir site de değildir, ancak yukarıdaki bağlantıdan ulaşabileceğiniz örnek site bilgilerinden de görebileceğiniz gibi öngörülen gösterim sayıları ilgili sitenin sahibinin açıklamasına göre gerçekten çok tutarlı. Bu servisi pek çok insan da kullanıyor, bu sayede “Buraya Reklam Ver” düğmesine tıkladığınızda sitenin aylık tekil ziyaretçi sayısı, Alexa ve Compete puanlamaları, Google Pagerank verisi, delicious favori sayıları gibi pek çok bilgiye ulaşabilirsiniz. Sitenin tekil ziyaretçilere yönelik öngörüde bulunabilmesi özelliğini çok seviyorum.

10-11

Listeye daha devam edebilirim aslında, ancak bu sitelerin sunduğu istatistiksel bilgilerin ihtiyacınız olandan fazlasını size sunacağını düşünüyorum. Yukarıdaki listenin size pazarlama, SEO ya da sadece diğer sitelerin istatistikleri hakkındaki merakınızı giderebilmesi yönünden size yardımcı olacağını umuyorum.

SEO ve Site Analizi Üzerine Yazdığım Diğer Yazılar

geçen gün yayınlanan bir yazımda jail break’den bahsetmiştim, bazı okuyucular haklı olarak “nedir bu” diye sordular. yorum olarak yazmak yerine ayrı bir yazı olarak paylaşmak istedim.

devteam
devteam’in logosu (ısırılmış elma yerine)

apple iphone üzerine uygulama yüklenmesine ancak kendi kontrolü altında izin veriyor. bunun da nedeni, kendi ifadelerine göre, kontrol edilmemiş ve kötü amaçlı yazılımları engellemek. ancak bunun dışında iki gizli neden daha var; biri tamamen duygusal, apple’in resmi sitesi appstore (sadece itunes üstünden erişilebilir) üzerinden yükleme yapıldığında apple ciddi para kazanıyor. bugün çıkan habere göre toplam 15 bin uygulama 500 bin kez yükleme rakamına ulaşmışlar. ikincisi ise “band width” (veri hattı yoğunluğu) kullanımı ile ilgili. bildiğiniz gibi amerikada 3g var ve iphone’unuz var ise 3g sınırsız olarak at&t tarafından sağlanıyor. at&t ile apple arasındaki anlaşma da bu hattın gereğinden fazla kullanılmasını engellenmesi şeklinde. bu nedenle iphone’un modem olarak kullanımı veya arka planda sürekli çalışarak internet kullanan, dosya yükleyen gibi birçok uygulamanın appstore’da satılmasına izin verilmiyor.

tabii bu izin verilmeme yazılım geliştiricilerini daha fazla hırslandırmak dışında bir etki yaratmadı ve iphone için jailbreak ve unlock yazılımları geliştirildi. jail break (hapisten kaçış) iphone’da appstore’a olan bağımlılığı kaldırıyor ve birçok farklı kaynaktan uygulama indirilebilmesine olanak sağlıyor. bu uygulamalarda apple’ın yukarıda anlattığımız kısıtları da olmadığı için gerek arka planda çalışıp sürekli hattı kullanan veya modem olarak kullanmanıza izin veren uygulamalar hızla yayıldı. apple bunu engellemek için jb yapılan telefonların garantisinin düşeceğini açıkladı ama bunu ne derece ispatlayabildikleri pek belli değil. tabii jb’li iphone kullanmanın bu tip avantajları olduğu gibi çok önemli dezavantajları da var. örneğin yüklediğiniz uygulamanın neler yaptığından tam emin olamamak gibi, yani size gelen e-mail’leri biryerlere aktaran veya kontak listenizi çalan bir uygulamayı farkına varmadan yüklemiş olabilirsiniz. ikincisi ise daha etik bir problem, uygulamaların kırılmış versiyonlarını da bu kaynaklardan bulmak mümkün. bu da emeğe saygısızlık anlamına geliyor.

unlock ise iphone 2g‘lerin (ikinci jenerasyon) abd/at&t dışında kullanılamaması ile ilgili. bu kısıtı ortadan kaldırıp herhangi bir operatörde çalışabilmek için geliştirilen kırıcı uygulamalar ile telefonununuzu farklı ülke ve operatörlerde kullanabiliyorsunuz. ancak 3g ile soft kırma yakın tarihe kadar mümkün olmuyordu, bunun yerine sim kartınızı taktığınız aparatlar ile unlock yapılabiliyordu. geçtiğimiz günlerde devteam artık soft olarakda unlock yapılabileceğini açıkladı. şu anda Türkiye’de özel sözleşmeler ile telefon alınıp kullanılabildiği için unlock eskisi kadar popüler değil.
biraz da bu konudaki kaynakları aktarmak istiyorum.
iphone konusundaki en geniş mesajlaşma gruplarından biri iphoneturkish neredeyse herkesin derdine deva olabiliyor. Dr. Şehmus Tiğiş’in bu mail grubuna üye olmak için iphoneturkish-subscribe@googlegroups.com adresine bir boş mesaj atmanız yeterli olur. Eski iphoneturkey grubunun yöneticisi mustafa tan’ın iphoneturkey.biz isimli sitesi var ve güzel incelemeler çıkıyor. yine kaynak açısından önemli bir site ingilizanahtari.com forum sitesi, üye olarak yararlanılabilen sitede bir çok kaynak mümkün. iphonedo (www.iphonedo.com) sitesini de atlamamız gerekir tabii. burada jail break veya unlock nasıl yapılır resimler ile anlatılıyor.
bir iki de yabancı kaynak. jb yazılımı geliştiren devteam’in blog’u, detaylı incemeler yer alan iphoneschool ve iclarified gibi.
son not, bu kaynakları detaylı incelemeden, sakın ve sakın jail break yapacağım diye işe girişmeyin, sonuçta elinizde kullanamadığınız bir telefon ile kalabilirsiniz.

Google Apps bir işletmenin ihtiyacı olan email, web sayfası, iç iletişim, evrak deposu, takvim gibi ihtiyaçları ücretsiz olarak sunuyor.

150x55

İhtiyacınız olan tek şey yıllık 10$ maliyetli bir domain. Gerisini Google size sunuyor. Hatta domain adresiniz yoksa bile onu satın almanızdan yönetmenize kadar her konuda yardımcı oluyor.
Küçük işletmeler için ideal bir çözüm. Dünyanın neresinde olursanız olun, şirketinize ait olan mail adresine ulaşabilir, çalışanlarınızla iletişim kurabilir, çalışmakta olduğunuz projenizin hangi aşamada olduğunu öğrenebilirsiniz. Üstelik tüm bunları şirketinizin ağına bağlı bir bilgisayardan yapmak zorunda değilsiniz.

Yapmanız gereken Google Apps’e üye olmak. Teknolojiyi sıkı bir ilişki içinde olmasanız da, Google tüm bu işlemlerin kurulumu ve işleyişi hakkında detaylı şekilde yardım sunmaktadır.

Tüm bu çözümleri bir firmadan satın aldığınızda, email hizmeti için email adresi başına yıllık 20$, o email adresini spam dediğimiz emaillerden ve zararlılardan korumak için email adresi başına yıllık 20$, web sayfası için yıllık 50$, iç iletişim ve dosya hizmetleri için bir IT departmanına sahip olmanız gereklidir.

apps
kontrol paneli örneği

Daha önce burada

Mükemmel jQuery eklentilerine ve onları nerede bulabileceğine dair sayısız makale bulunuyor. Ancak bazen bu üçüncü parti kaynaklara ve eklentilere bel bağlamamak en iyisidir. Tıpkı eskiden olduğu gibi kendiniz yapın. Bugün, günümüz modern web siteleri ve uygulamalarında kullanılan 20′nin üzerinde yaratıcı ve pratik jQuery kullanım örneklerini listelemeye çalışacağız. Eminim bu örnekler size bir sonraki projeniz için ilham verecektir.

James Padolsey Renk Değiştiricisi

08-01

Nettuts yazarlarından James Padolsey’in web sitesinde güzel bir özellik bulunuyor. Sitenin sağ üst kısmında bulunan “özelleştir” çubuğu başlık kısmının arkaplan rengini değiştirmenizin sağlıyor.

Dragon Interactive’in jQuery Navigasyonu

08-02

Bu elemanlar aşağı yukarı web tasarımının tanrılarıdır ve siteleri de bunu doğrular nitelikte. Bunun için sadece ana sayfalarının başlık kısmındaki jQuery navigasyonuna bakmak yeterli. Daha önce hiç bu kadar seksi bir navigasyon gördünüz mü?

FamSpams Facebox

08-03

FamFamFam, sitenin FamSpam özelliği için özel bir lightbox betiğine ihtiyaç duydu. Site bunun üzerine FaceBox adı verilen bir yöntem oluşturmaya karar verdi. FaceBox, lightbox’un efektlerini kopyalıyor ancak statik html sayfalarını, iletişim formlarını; kısacası istediğiniz her şeyi gösterebilmenizi sağlıyor. Facebox günümüzde yoğun talebin ardından bir jQuery eklentisi olarak dağıtılıyor.

« Previous PageNext Page »